Yirminci yüzyilin önemli ruhani ögretmenlerinden sayilan George Ivanovich Gurdjieff, genc yaslardan itibaren hakikati bulma arayisi icinde Hindistan, Tibet, Orta Asya, Anadolu ve Misira yolculuklar yapmistir. Insan hayatinin amacini sorguladigi ve yanitlari eski geleneklerde bulmayi amacladigi bu yolculuklarla ilgili en önemli kaynak sayilan Olaganüstü Insanlarla Karsilasmalar onun hakikat arayisina katkida bulunan bu insanlarla olan görüsmelerini aktarir.

Olaganüstü on bir erkek ve bir kadinin yardimiyla kendi hakikatini yaratmayi amaclayan genc Gurdjieff yolculugu sirasinda fakirlerden beden, rahiplerden duygu, yogilerden ise zihin kontrolünü ögrenmis, yolculugunun sonunda ise Dördüncü Yol adini verdii kendi ögretisini olusturmustur. Beden, duygu ve zihin dengesinin kuruldugu, Dördüncü Yol diger üc yoldan farkli olarak günlük hayat icinde uygulanabilir. Insanlar Dördüncü Yol sayesinde su an icinde bulunduklari hipnoz benzeri uykudan uyanacak ve tam bilinc seviyesine ulasacaktir.