Fransa da yasayan okurumuz olan Metin Polat, Ciglikla ilgili yazdigi yazi da söyle bir ifade kullaniyor
Bundan bir kac sene önce radyoda bir belgeselde dinlemistim. Amerikali ve Fransizlardan olusan bir biliminsani
ekibi Yunanistanin ücra bir kösesinde gürültüden uzak bulunan bir antik sa- rayda arastirma yapiyor. En
modern cihazlarla tapinagin duvar taslarindaki sirri ariyorlar, yani tasi dile getiriyorlar. Bu arastirma, dünyaca
ünlü Science et Vie dergisine kapak oldu. Pontoise Üniversitesiindeki yari deli bir hocam aklima geldi. Maden
canlidir derdi.
Düsünebiliyor musunuz ses yani ciglik tasa bile isliyor.. Ve biliminsanlari asirlar sonra o cigligi tastan cikarabiliyorlar. Cigliktaki dehsete ve müthis etkiye bak sen... Keske imkanimiz olsa da Veli amcanin, 21 yasinda olan bekar
kizi Zeynepin ve daha 12 yasini dahi doldurmayan cocugu Meralin Dogan Köyünün taslarina isleyen cigliklarini
cikarabilseydik..
Böyle diyor Metin Polat.
Ciglikin ücüncü baskisini yayinlama sansina sahip olan yayinevimiz, kapak calismasi yaparken bir secim yapmasi
gerekiyordu. Kitabin ikinci baskisindaki saclari yikanmamis saf ve duru kiz cocugunun fotografi koymak istedik.
Fotograf, kitabin dizgisiyle birlikte gözaltina alindigi icin ne yazik ki bulamadik.
Bunun yerine Zeynepin ablasi Sabriye ve kardesi Haydarla cektigi tek kücüklük fotografini kapaga kullanmayi
uygun gördük. Bakarken yutkundugumuz fotografi koymak zor oldu bizim icin. Cünkü kim tarafindan cekildigi
bilinmeyen fotograf karesi, amcalari Usivin Yusuf duvar dibidir. 10 Ekim 1993 tarihinde Zeynep, babasi ve
kücük kizkardesinin kursuna dizilme mekani oldu. Evet tam da fotograf karesine giren duvar taslarinin önünde
kursuna dizildiler. Bu kadar tesadüf bir yazgimidir orasini bilemiyoruz ama Metin Polatin da belirttigi gibi o
duvardaki taslara cigliklarimiz sindi.